Gençler ve Kalp Sağlığı: Tehlikeler ve Önlemler
Medipol Bahçelievler Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Faruk Hökenek'in uyarısı, gençleri ve yüksek tempolu spor yapan bireyleri yakından ilgilendiriyor. Son yıllarda artan ani ölüm vakaları, özellikle halı saha maçları gibi yüksek efor gerektiren aktiviteler sonrasında gençlerin hayatını kaybetmesine neden oluyor. Bu durumun arkasında, genellikle kalpteki ritim bozuklukları ve doğuştan gelen damar anomalileri yatıyor. Prof. Dr. Hökenek, bu tür ani ölümlerin önüne geçmek için erken teşhis ve gerekli önlemlerin alınmasının hayati önem taşıdığını vurguluyor. Gençlerin ve ailelerinin bu konuda bilinçli olması, erken müdahale için çok değerli. Kalp sağlığını ihmal etmemek, sağlıklı bir yaşam sürmek için olmazsa olmazlardan biridir. Düzenli kontroller ve sağlıklı yaşam tarzı, bu riskleri önemli ölçüde azaltabilir.
Yüksek Efor ve Kalp Sağlığı Arasındaki Bağlantı
Yüksek efor gerektiren aktiviteler sırasında kalbin kasılması, koroner arterlere baskı yaparak öldürücü ritim bozukluklarına veya kalp krizine yol açabiliyor. Prof. Dr. Hökenek, koroner arterlerin kasın içinden geçmesinin de ani ölüm riskini artırdığını belirtiyor. Bu durum, özellikle spor yapan gençler için büyük risk teşkil ediyor. Halı saha maçları gibi yüksek tempolu aktiviteler sırasında ortaya çıkan anlık ve yoğun efor, kalbe aşırı yük bindirir. Bu nedenle, düzenli spor yapan bireylerin kalp sağlığını düzenli olarak kontrol ettirmeleri büyük önem taşıyor. Erken teşhis, ani ölümlerin önlenmesinde hayati bir rol oynuyor. Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek ve düzenli kontroller yaptırmak, bu riskleri azaltmanın en etkili yollarından biridir.
Maling Sağ Koroner Arter Sendromu ve Belirtileri
Genç ve orta yaşlardaki ani ölümlerin önemli bir sebebi olan maling sağ koroner arter sendromu, kalbin sağ tarafını besleyen koroner arterlerin anormal seyir almasıyla ortaya çıkar. Bu sendromda, arterler normal konumlarının dışında, aort ve pulmoner arter arasından geçer. Efor sırasında bu büyük damarların şişmesi, koroner arter üzerine baskı yaparak kalbe kan akışını engeller ve ani ölüme yol açabilir. Hastaların yüzde 25 ila 40'ı, efor sonrası ani ölümle karşılaşabiliyor. Önemli bir nokta ise, bu sendromun semptomlarının her zaman belirgin olmamasıdır. Birçok hastada göğüs ağrısı gibi şikayetler olmayabilir. Bu nedenle, düzenli kalp tetkiklerinin önemi daha da artıyor. Özellikle aile öyküsünde kalp hastalığı bulunan bireyler, daha dikkatli olmalı ve düzenli kontrollerden geçmelidirler. 44 yaşındaki bir hastada, sadece uzun yürüyüşlerde göğüs ağrısı şikayetiyle tespit edilen bu sendrom, tomografi anjiyografisi ile başarılı bir şekilde teşhis edilip tedavi edilebilmiştir.
Prof. Dr. Hökenek, yüksek eforlu spor yapan herkesin, yaşına bakılmaksızın kalp tetkiklerini yaptırması gerektiğini vurguluyor. Ailesinde kalp hastalığı öyküsü olan bireylerin ise 30 yaşından sonra düzenli kardiyolojik kontrollerden geçmeleri son derece önemlidir.